9 Ocak 2016 Cumartesi

Üzgünüm Çocuk



Üzgünüm çocuk ..
Yağmurdan sonra , gök kuşağına doğru koşacağın bir gök yüzü bırakmadık sana ..
Doymak bilmeyen nefsimiz uğruna , gök yüzünü de kirlettik yağmurları da ..

Biliyor musun çocuk ..
Uçurtmanın peşinden koşacağın ne bir karış çim bıraktık , nede mahalle Aralarında misket oynayacağın bir karış toprak ..
Küçük ama sıcak kiremitten evleri yıkıp , bir kapı ötesindekini tanımayan , Soğuk beton yığınlarıyla kapattık gök yüzünü ..

En acısı ne biliyor musun çocuk ..!
Eskiden misketler toprak kokan , küçük parmaklar arasında mutluluk olurdu ..
Şimdi misketleri bile bomba yapıp , kızılca kıyamet olup günahsız savunmasız çocukları öldürdük ..
Ellerimiz kanlı , zihnimiz kanlı , cennetimizi cehenneme çevirdik , mahşerimiz kanlı ..
Üzgünüm çocuk üzgünüm ...

Üzgünüm çocuk ..
Düştüğünde kanayan dizlerinin acısını paylaşacak , el uzatan bir arkadaşın olmayacak ..
Komşunun bahçesinden çalacağın erikler , kiraz ağacında yırtılan gömleğin olmayacak ..
Yeni ayakkabılarını baş ucuna koyup , uykusuz bayram sabahların olmayacak ..
Çünkü çocuk , biz babanı da bayramlarını da öldürdük maden ocaklarında ..
Çünkü çocuk , biz babanın rengini bahane ettik , dilini bahane ettik , dinini bahane edip , renkleri de , dinleri de , dilleri de öldürdük ..
Renklerimiz kanlı , dillerimiz kanlı , inancımız kanlı ...

Üzgünüm çocuk ..
Biz dostluğu , biz kardeşliği , biz insanlığı öldürdük , en güçlü olmak uğruna ...
( Bedirhan Almas )

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder